DASİ FORUMLARI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Atilla İlhan

Aşağa gitmek

Atilla İlhan Empty Atilla İlhan

Mesaj  HIDDENHAZARD C.tesi Ocak 05, 2008 11:57 am

1925 yılında İzmir’in Menemen ilçesinde
doğdu.İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki yüksek öğrenimini
yarıda bıraktı, gazete ve dergilerde çalıştı. Demokrat İzmir Gazetesi
Genel Yayın Müdürlüğü ve Başyazarlığından Ankara’da Bilgi Yayınevi
Danışmanlığına geldi (1973-1980). Çeşitli gazetelerde köşe yazarlığını
sürdürdü (1968- ) (Yeni Ortam, Dünya, Milliyet, Söz, Güneş, Meydan)
1950’li yıllarda Vatan Gazetesi’nde sinema eleştirileri yazdı, senaryo
yazarlığına başladı. Senaryolarında Ali Kaptanoğlu adını kullandı. Bel
başlı filmleri: Yalnızlar Rıhtımı (Lütfi Akad), Ateşten Damlalar
(Memduh Ün), Rıfat Diye Biri (Ertem Gönenç), Şoför Nebahat (Metin
Erksan), Devlerin Öfkesi (Nevzat Pesen), Ver Elini İstanbul (Aydın
Arakon). Şimdi İstanbul’da bağımsız yazar.

İlk şiiri Balıkçı
Türküsü, Yeni Edebiyat gazetesinde çıkmıştı (sayı: 23,1.10.1941), ilk
düzyazısı ise (Kültürümüz Üzerine Düşünceler) Balıkesir’de yayınlanan
Türk Dili Gazetesi’nde (29.10.1944). Duvar kitabına aldığı Cabbaroğlu
Mehemmed şiirinin 1946 CHP Şiir Yarışması’nda ikincilik almasıyla
tanındı.Şairliğinin ilk on yılını, destan boyutlarıyla ve duygusal,
gergin bir hava içinde, İkinci Dünya Savaşı’nın Avrupa’yı saran
bezginlik çöküntülerini yansıtmaya adamıştı. Zamanla (1955- ) toplumcu
kollayışı bırakmamakla birlikte tek insanın duygu dünyasından kesitler
verdi; artistik abartmalarla ve yerli dünya görüşüne de yaslanarak,
bireysel temaları işledi. Aynı gerginlik ve gerilim kendine özgü bir
söz dizim ve hazinesiyle at başı, çarpıcı benzetmelerle zenginleşmiş
romanlarında da görülür. Eleştiride uzun zaman toplumcu gerçekçilik
ilkelerine bağlı kalmıştı.

ESERLERİ
Şiir kitapları: Duvar
(1948), Sisler Bulvarı (1954),Yağmur Kaçağı (1955), Ben Sana Mecburum
(1960), Bela Çiçeği (1962), Yasak Sevişmek (1968), Tutkunun Günlüğü
(1973), Böyle Bir Sevmek (1977), Elde Var Hüzün (1982), Korkunun
Krallığı (1987), Ayrılık Sevdaya Dahil (1993).

Romanları:
Sokaktaki Adam (1953), Zenciler Birbirine Benzemez (1957), Kurtlar
Sofrası (1963/64), Bıçağın Ucu (1973), Sırtlan Payı (1974), Yaraya Tuz
Basmak (1978), Fena Halde Leman (1980), Dersaadet’te Sabah Ezanları
(1981), Haco Hanım Vay (1984), O Karanlıkta Biz (1988).

Gezi notları: Abbas Yolcu (1957).

Deneme-anı
türü: Hangi Sol (1970), Hangi Batı (1972), Faşizmin Ayak Sesleri
(1975), Hangi Seks (1976), Hangi Sağ (1980), Gerçekçilik Savaşı (1980),
Hangi ****** (1981), Batının Deli Gömleği (Gazete yazıları, 1981),
İkinci Yeni Savaşı (1983), Sağım Solum Sobe (Gazete yazıları, 1985),
Yanlış Erkekler Yanlış Kadınlar (1985), Ulusal Kültür Savaşı (1986),
Sosyalizm Asıl Şimdi (1991), Aydınlar Savaşı (1991), Kadınlar Savaşı
(1992), Hangi Edebiyat (1993), Hangi Laiklik (1995),Hangi Küreselleşme
(1997), Bir Sağ Kırmızı Karanfil
(gazete yazıları, 1988).

Senaryosunu
yazdığı Sekiz Sütuna Manşet (6 bölüm) 1982’de, Kartallar Yüksek Uçar
(12 bölüm) 1984’te, Yarın Artık Bugündür 1986’da, Yıldızlar Gece Büyür
(16 bölüm) 1992’de, Tele-Flaş (13 bölüm) 1993’de TV dizisi olarak
oynandı. Atilla İlhan’ın Bütün Şiirleri Bilgi Yayınevi tarafından
basılıyor (1983).

Tutuklunun Günlüğü kitabıyla Türk Dil Kurumu
1974 şiir Ödülü’nü, Sırtlan Payı romanıyla da 1974-1975 Yunus Nadi
Armağanı’nı kazandı.

Hangi Batı
Anılar ve Acılar 2
Atilla İlhan
Bilgi Yayınevi / Atilla İlhan Bütün Eserleri Dizisi

Bütün
aydınlarımızca, Batı sorununun yeniden söz konusu edildiği bugünlerde
uzun yıllar Batı'da yaşamış bir ozanımız Attila İlhan, kendi görüş ve
değer yargılarını, bir sanatçı titizliğiyle kaleme aldığı bu anılarında
yansıtmıştır. Yazar, kitabının bir yerinde şöyle demektedir: "Lisede
'Sophokles'
okuduk, klasik Türk musikisine sövmeyi, Divan şiirini hor görmeyi, buna
karşılık devletin yayınladığı kötü çevrilmiş, Batı klasiklerine körü
körüne
hayranlık göstermeyi öğrendik. Sanki 'Sinan Leonardo'dan önemsiz,
Mevlana Dante'den küçüktü, Itri ise Bach'ın eline su dökemezdi. Aslında
kültür emperyalizminin ilmiğini kendi elimizle boynumuza geçiriyorduk,
ulusal bileşim arama yerine hazır bileşimleri aktarmak hastalığımız
tepmişti."


Hangi ******
Anılar ve Acılar 5
Atilla İlhan
Bilgi Yayınevi / Atilla İlhan Bütün Eserleri Dizisi

"...
'Hangi ******', hemen her gün gözden geçirdiğimiz, hemen her gün bir
başka boyutunu bulup ortaya çıkarmaya çalıştığımız, tarihin hemen her
gün yeni bir yorumuna konu olan bu başlığı, hep 'kırkıncı odayı açan'
bir yazarın yarına yönelik kaleminden, üzerinde mutlaka durulması
gereken saptamalar içinde veriyor..."

HAKKINDA YAZILANLAR

ATİLLA
İLHAN’A BÜYÜK SUÇLAMA !! BİR DÖNEMİN ÜNLÜ GAZETECİSİ BEDİİ FAİK, ÜNLÜ
ŞAİR ATİLLA İLHAN'IN, İÇİNDE BİR SÜRÜ İSMİN OLDUĞU, ‘‘TÜRKİYE
KOMÜNİSTLERİNİN İÇYÜZÜ’’ ADLI DOSYAYI POLİSE SATTIĞINI SÖYLEDİ..

haberturk.com 17 Mayıs 2001

Tempo
Dergisi'ne konuşan bir dönemin ünlü gazetecisi ve Dünya Gazetesi'nin
eski sahibi Bedii Faik, ünlü şair Atilla İlhan'ın, içinde bir sürü
ismin olduğu, ‘‘Türkiye Komünistlerinin İçyüzü’’ adlı dosyayı polise
sattığını söyledi. Faik, İlhan'ın kendini topluma iyi yutturduğunu da
iddia etti.

Bir dönemin ünlü gazetecilerinden Bedii Faik
anılarını yazdığı son kitabında geçen ‘Türkiye Komünistlerinin İçyüzü’
adlı dosyayı ‘polise satan kişi’nin ünlü yazar Atilla İlhan olduğunu
öne sürdü. Tempo Dergisi'nin bu haftaki sayısında yeralan ‘‘Atilla
İlhan ‘Komünistlerin İçyüzü'nü polise sattı’’ başlıklı röportajda Bedii
Faik, kitabında üstü kapalı olarak yazdığı dosya satışının Atilla İlhan
tarafından yapıldığı iddia etti. Röportaja göre Bedii Faik, Dünya
Gazetesi’nin sahibiyken gazeteye ‘Türkiye Komünistlerinin İçyüzü’
başlığıyla bir dosya ulaştığını belirterek şunları söyledi:
‘‘Baktım
bu başlık altında bir sürü isim ve not. Bu isimler dosyayı getiren
kişinin arkadaşlarıymış. Ama herkes var. Dönemin 1'inci Şube Müdürü
Ahmet Topaloğlu'nu aradım. ‘Bu tefrikayı neşredersek devletin
tahkikatına zarar verir mi' diye sordum. Güldü, ‘Filanca mı, daha önce
bu dosyayı bize sattı. Gönül rahatlığı ile yayımlayabirsiniz' dedi.
Çilingiroğlu'na (Müessese Müdürü) dosyayı teslim ettim ve ‘Bu adamı iyi
tanıyın, bir daha kapıdan içeri sokmayın' dedim’’

KENDİNİ İYİ YUTTURMUŞ

Bedii
Faik, bu kişiyi ‘‘Bir dönem devlet sanatçısı yaptılar. Maaş aldı.
Televizyonu açtığınızda kasketi kafasında ahkam kesiyor. Kendini iyi
yutturmuş ve cemiyet iyi yutmuş. Ben yutulan bu parçayı mideden
çıkarabilirim ya da midesi bozulsun da diyebilirim. Avukatlarıma
danıştım. Herkes yazmamı istedi ama savunamayacaklarını da söylediler.
Üstü kapalı yazdım. Adam bir halt işlemiş kendine yazılan mektupları
neşretmiş’’ diye tanımladı. ‘‘Tarifiniz Atilla İlhan'a benziyor’’
hatırlatması üzerine de Faik ‘‘Evet. Onu üçüncü ciltte yazacağım.
İnşallah bir halt daha işler’’ dedi.

Gazeteden hemen kovulmuş

Olay,
Bedii Faik Dünya Gazetesi'nin sahibiyken gerçekleşiyor. Bedii Faik,
önüne, ‘‘Türkiye Komünistlerinin İçyüzü’’ adlı dosya gelince bir
bakıyor, bir sürü isim... Devletin yapacağı tahkikatı etkiler mi,
etkilemez mi diye dönemin 1. Şube Müdürü Ahmet Topaloğlu'nu arıyor. O
da, ‘‘O kişi (Atilla İlhan) daha önce o dosyayı bize sattı. Sen de
gönül rahatlığıyla yayınlayabilirsin’’ diyor. Bedii Faik de hemen
müessese müdürünü arıyor ve Atilla İlhan'ı gazeteden kovduğunu söylüyor.
HIDDENHAZARD
HIDDENHAZARD
ÖZEL ÜYE
ÖZEL ÜYE

Mesaj Sayısı : 408
Yaş : 38
Kayıt tarihi : 05/05/07

http://www.dasi.yetkin-forum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz